7 Mart 2012 Çarşamba

Bu saatte başlayan bir iç dökümü... Satırlara nasıl dökeceğimi bilmediğim bir kargaşa...İçimdeki annesizliğimin imkansız tarifi...Nedenlerle dolu bir yaşam,susuşlar ardına saklanan bir avaz sessizliği...


Neden hep yargılıyorsun beni anne ve neden sadece bana bu acı veren tavrın? Ben susmuşken konuştuklarını duymadığımı mı sanıyorsun? Oysa ki ben senin sustuklarını da duyuyorum anne. Hani sen benim olmadığımı sanıpta başkalarına beni anlatıyorsun ya o zaman ben senin iç sesini bile duyuyorum. Sen hep "Neden susuyorsun? Biraz konuş benimle." diyorsun ya anne; sen benim söylediklerime hiç inanmadın ki, sen bana hiç güvenmedin ki anne! Sen konuştukça ben öldüm ama sen hiç görmedin benim ölüşlerimi. Ben senin öldüğünü gördüm. " İçimdeki ölüşünü...

Neden anne, neden beni hiç sevmedin? Ben sevginden mahrumken hiç büyüyemedim. Sen beni hiç özlemedin mi anne? Ben çok özlemiştim oysa seni... O yanlız,korkunç gecelerimde bitek senin olmanı istemiştim oysa ben... Beni hiç sevmedin mi gerçekten anne?

Neden anne ben seni onca özlerken şimdi neden geldin sorusu niye anne niye....

Hiç yorum yok: